Tüm Haberler

Yörelere Göre Kına Yakma Havasındaki Benzerlikler

Yörelere Göre Kına Yakma Havasındaki Benzerlikler

Kına yakma Anadolu’dan günümüze kadar ulaşan kına yakılarak evlenen çiftlerin kötülük ve nazardan korunduğunun düşünüldüğü bir gelenektir.Kınanın bakır tepside hazırlananma sebebi cehennem azabı ve ateşten korunması düşüncesidir.Kına yakma merasimi adı altında düzenlenen eğlencelere ağıtlar ve türküler eşlik eder.

Kına yakımı esnasında söylenen ağıtlar genellikle özlem, ayrılık, hasret veya öğüt içerikli olup yöresel olarak farklılıklar gösterir. Örneğin;

Bolu yöresine ait kına ağıdının bir dörtlüğü aşağıdaki gibidir;

Dağdan keserler meşeyi,
Hani bu kızın döşeği,
Gelinim kınan gutlu olsun,
Orda dirliğin bol olsun.

Trabzon yöresinden derlenen bir kına ağıtıda şöyledir

Gelin ağlar yaşlı yaşlı,
Gitmem diye sallar başı,
Ağlama gelin ağlama,
Sen gider gene gelirsin,
Bir iken iki olursun,
Dertlerini unutursun,
Ağlama gelin ağlama

Kına yakma merasimi hüzünle birlikte eğlencede barındırmaktadır.Merasim sonrasında kullanılan türkülerde yine yöresel olarak farklılıklar göstermektedir.Fakat Trakya yöresine ait “yüksek yüksek tepelere “ ve Doğu Anadolu yöresine ait “kınayı getir aney” türküleri Türkiye’de birçok bölgede bilinir ve kullanılır.Kına merasimlerinde hüzünlü ağıtlar ve türkülerin yanı sıra kıvrak oyun havalarıda vazgeçilmezdir.

Yörelere göre kına türkülerine örnekleri şöyle sıralayabiliriz;

Bitlis- “kınayı getir aney”
Karadeniz – “kınamı yoğurdular”
Elazığ – Harput “vardım baktım demir kapı sürgülü”
Bursa – “altın tas içinde kınam ezilir”
Muğla – “getirin kına yakalım”
Kırşehir – “kına mı yaktın eline “
Sivas – “gıcılar kavak gıcılar,işte geldi kınacılar “

Bu yazı Turkusozleri.com’a aittir ve telif hakları korunmaktadır. İzin alınmadan kopyalanması, çoğaltılması veya dağıtılması yasaktır. İzinsiz kullanım durumunda yasal işlemlere başvurma hakkımız saklıdır.

Bir Cevap Yazın

Reklamlarla Destek Ol!